İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Kalaycı´nın Tarsusun Osmanlı Topraklarına Katılışının 500. Yıl Dönümü Münasebetiyle Yayımladıkları Mesajları
Bugün, geçmişle geleceğin buluşma ve tanışma günü. İnsan, hafızasıyla insandır. Tarih, bir milleti dirilten en önemli ilham kaynağıdır.
Tarsus’un Osmanlı topraklarına katılması, tarihi hafızamızı yenilememizi, tarihin aynasından bugüne bakmamızı sağlayan bir gündür. Tarihi bu kadar eskilere dayanan bu medeniyet şehrimizin kim tarafından ve ne zaman kurulduğu tam olarak tespit edilemese de, Tarsus’un ilk çağlardan beri mamur bir şehir olduğu anlaşılmıştır ve köklü geçmişi ve kültür bakımından zenginliği ile her dönemde bulunduğu coğrafyanın en önemli şehirlerinden biri olagelmiştir.
Toplumun çeşitli dinî ve kültürel kesimleri kimliklerini koruyarak bir arada yaşama imkan bulmasına olanak sağlayan Tarsus’umuz, bu topraklarda hür ve bağımsız olarak yaşama iradesini ortaya koymuş ve Türk’ün bir ve beraber olduğunda asla esir edilemeyeceğini, boyunduruk altında yaşayamayacağını dosta, düşmana tüm dünyaya haykırmıştır. Stratejik konumu bakımından sahip olduğu limanı ve ticaret yollarının kavşağında yer alan konumu sayesinde, ticarî hareketliliğin devamlı canlı kalmasına katkıda bulunmuş ve bu özelliğini daima korumuştur. Aynı zamanda Osmanlı döneminde Türkiye’deki ilk elektrik santrali kurulması ve ilk şehir elektriği üretimi de Tarsus’ta gerçekleştirilmiştir. Tarsus Osmanlıların eline geçtikten sonra ilim, kültür ve medeniyet alanında önceki devirlerinde olduğu gibi, Osmanlı Devleti döneminde de bu özelliğini asla kaybetmemiş, seçkin bir şehir olarak kendisini ispat etmiş ve tarihi kayıtlara imza atmış bir kent haline gelmiştir.
Tarsus’ta yaşanan bu gelişmelerde üstün başarılara imza atan, vatan topraklarının son karışına kadar savunuculuğunu yapan, milletimizi esaret altında yaşamaktan kurtaran tüm ecdatlarımızın ruhları şad olsun.